Peygamberimiz

Mucize, peygamberlik dâvâsına delil olmak üzere Allah tarafından, peygamberlerin ellerinde yaratılan hârikulade hâllere denir. Onlar Biz Rabbinizin size gönderdiği elçileriz diye dâvâ ettiklerinde, Cenâb-ı Hakk onlar elinde bazı hârikulade şeyler meydana getirmekle âdetâ, Evet doğru
[Devamını Oku]

Yüce Yaratan, meâlen, “And olsun ki sizin için, Allah’a ve âhiret gününe kavuşmayı uman ve Allah’ı çok zikreden kimseler için Allah’ın Resûlünde güzel bir örnek vardır.” (33/21) diyerek “bedbahtlık”tan kurtuluşun çaresini ve bize “bahtiyarlık”ın hakiki
[Devamını Oku]

75 Ehlü'l-hadis ne demektir? Aynı mânâda Ehlu’l-hadis ve Ehl-i eser tabirleri de kullanılır. Her ikisi de “hadîs ehli hadisciler” mânâsına gelir. Kendisini hadis ilmine adamış âlimlerle, hadis rivayetiyle meşgul olan râvilere denir.1 76 İhtilafu'l-hadis ne
[Devamını Oku]

De ki: “Ben de ancak sizin gibi bir insanım (şu var ki) bana, İlahınızın ancak tek bir İlah olduğu vahyediliyor. (Kehf, 110; Fussilet, 6) Kur’ân-ı Azîmüşşanın nassıyla yani açık ve kesin hükmüyle Muhammed (asm)in iki
[Devamını Oku]

Miraç mûcizesi, Hicretten 1,5 sene önce, Receb ayının 27. Gecesi, Resûlullah (asm) Mekke’de iken gerçekleşmiştir. O gece Cebrail (as), Burak adı verilen bir Cennet bineği ile Resûl-ü Ekrem (asm)’ı alarak önce Kudüs’e, Mescid-i Aksa’ya götürmüştür.
[Devamını Oku]

"Üç şey var ki onların üzerine yemin ederim. Bunlar: Sadakadan (sadaka vermekle) mal eksilmez, kul affederse Allah onun izzetini artırır, kim de Allah rızası için alçak gönüllü olursa Allah onu yüceltir." (İbn-i Kesir) Cenâb-ı Hak,
[Devamını Oku]


Önceki sayılarda, ilk dönemlerden bu yüzyıla kadar Peygamberimizin (sav) sevgisine dair naat örnekleri vermiştik. Bu sayımızda günümüz şairlerinden Arif Nihat Asya ile devam edeceğiz. Edebiyatımızda Peygamber Efendimizin (sav) sevgisini ele alan birbirinden güzel ve adeta
[Devamını Oku]

1989 yılından beri her sene 14-20 Nisan tarihinde, ülkemizde ‘Kutlu Doğum Haftası’ programları icra ediliyor. Mevlid gecesine ilaveten, miladi tarihle Peygamber Efendimiz (sav)’in doğum yıldönümü vesilesiyle Sevgili Efendimiz’i tanıtan ve anlatan bir dizi faaliyet bu
[Devamını Oku]

Peygamber Efendimiz (asm), Kur’ân ahlâkını hayâtına her cihetle ve noksansız tatbik etmiştir. İşte Ashâb-ı Kirâm aracılığıyla günümüze dek ulaşan bu Ahlâk-ı Nebeviye’den denizde katre misâli birkaç örnek: Sa’d bin Hişâm (ra) anlatıyor: “Bir gün mü’minlerin
[Devamını Oku]

Ey canımızın cevheri, ey gönüllerimizin şifası! Canımız, ömrümüz, her şeyimiz sana feda olsun! Senin isminle dolan her kalp, cennetin kokusunu duyar; senin yolunda geçen her an, rahmet denizine düşen bir damla olur. Senin aşkına düşen
[Devamını Oku]

Bir kere o mukaddes topraklara adım atmayagörsün insan, devasız bir derde müptela olur. Derdi deva bilir de başkaca şifa istemez. Sevdasından olsa gerek hicazdan başka makam dinlemez.“Yüreğimin yarısı Mekke’dir, geri kalanı da Medine’dir. Üstünde bir
[Devamını Oku]

“Övünmek yok!” buyurdu Efendimiz (sav)… Alemlere rahmet olarak gönderildi, kâinat onun hürmetine yaratıldı. En yüce makama sahipti. Ama her fırsatta “Ben Resullerin efendisiyim, ama bu bir övünç değil” dedi. “Ben ilk şefaat edecek ve şefaati
[Devamını Oku]

Asırlar değişiyor, şehirler büyüyor, imkânlar çoğalıyor. Fakat insanın yaşadığı kırılmaların, ruhunda açılan boşlukların, kalbine çöken ağırlığın temel sebebi aynı kalıyor: Rehberini kaybetmek. Bugünün insanı teknolojiyle kuşatılmış olsa da, bilgiye bir tuşla ulaşsa da, iç dünyası
[Devamını Oku]

Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın halleri, sıfatları, yaşayışı siyer ve tarih yönünden açıklanmıştır. Sıfatların ve hallerin çoğu onun beşeriyet yani insanlık yönüne aittir. Oysa insanlığın incisi ve varlıkların en birincisi olan o yüce zatın, manevi şahsiyeti
[Devamını Oku]

Küçük yaşlarımızdan itibaren hep birilerini taklit ederiz. Bunu kimi zaman bilerek, kimi zaman da bilmeyerek yaparız. Bilmeyerek yapsak da bu durum bir hakikattir, bir gerçekliktir. Madem hayatımız bir taklit üzerinden şekilleniyor. O zaman taklide değer
[Devamını Oku]

Her çağın karanlığı vardır. Ve her karanlık, kalbi üşütür. İnsan üşüyünce, sözler yetmez. İnsanın ruhu üşüyünce, akıl teselli bulmaz. İşte böyle zamanlarda insan, bir isme sığınır: Muhammed Mustafa (sallallahu aleyhi ve sellem).Adını anınca içimiz aydınlanır.
[Devamını Oku]