Hac
Yukarıdaki başlığa bakıp da; cevabı kolay, fakat altında bir zorluk varmış hissi verdiren sorulardan zannetmeyiniz. Bu sorunun elbette ki birçok cihetten cevabı olabilir. Lâkin ben bir sohbet esnasında bir ağabeyimin başından geçen olayla ilgili olarak
[Devamını Oku]
İslâm’ın Hac ruknü, gücü yeten Müslümanın üzerine farz olan bir ibâdettir. Cenâb-ı Hakk, Kur’ân-ı Kerîm’de, “Gücü yeten kimsenin o evi (Kâbe’yi) haccetmesi, insanlar üzerinde Allah’ın bir hakkıdır.” buyurmaktadır. Âyetteki, “gücü yeten” ifadesi, haccın namaz gibi
[Devamını Oku]
Bir Peygamber aşığı olan Şair Yusuf Nabi takriben 36 yaşlarında iken, İstanbul’dan hareket eden hac kervanıyla mübarek beldelere seyahat eder. Hac güzergâhındaki şehirlerde edindiği intibalarını 7 sene sonra “Tuhfetü’l-Haremeyn (Mekke ve Medine’nin Hediyesi)” ismini verdiği
[Devamını Oku]
Dokuzuncu senenin sonunda biz de davet edildik; hamdolsun. Nasip olursa, vazifemizi ifa etmeye gidiyoruz. Rabbim, tüm hacı adaylarının haccını mebrûr ve mübarek eylesin. Amin!Şunu ifade etmek isterim: Rabbimiz, bazen biz istemeden de verir. Fakat bazı
[Devamını Oku]