Okumayı çok sevmesine rağmen şimdi içinden hiç de okumak gelmiyordu. Sadece kitap okumak değil, hiç bir şey yapmak istemiyordu canı. Bir yandan da kendine kızıyordu. Neydi bu hali! Bu davranışları! Hâlbuki kendini tevekkül sahibi birisi bilirdi hep. Şimdi de tevekkül ettiğini zannediyordu. Peki, o zaman neden bu kadar üzülüp harap ediyordu kendisini. İşte şimdi de bunlar için kızıyordu kendine ve daha da üzülüyor, ağlıyordu.